BİY

27 Nisan 2010 Salı

Arda Turan'ın Günahı Neydi?


Diyarbakırspor maçında Ali Sami Yen'in tribünlerinde yaşananlar bir çok Galatasaraylının canını sıkacak cinstendi. Özellikle Arda Turan'a yapılan protestolar pek tasvip edilmedi.

O maçta Galatasaray taraftarını protestoya iten sebepler Eskişehir, Trabzon, Fenerbahçe ve Sivas maçlarından kaybedilen puanlardan dolayı takımın şampiyonluk yarışından uzak kalmasıydı. Elbette seyircinin protestoya hakkı vardır. Ancak protestoların hakkaniyetli olması gerekir.

Yukarıda saydığım dört maç Galatasaray'ın yarıştan kopmasına sebep olan maçlar. Bu maçlarda yaşanan kayıpları tek tek değerlendirecek olursak;

Eskişehir maçında takım halinde kötü bir Galatasaray vardı. Neticesinde biri Mehmet Topal'ın diğeri Servet'in bireysel hatalarından olmak üzere iki gol yedi Galatasaray ve maçı kaybetti.

Trabzonspor maçında Arda zaten sakatlığı sebebiyle maç kadrosunda değildi. Emre Güngör'ün yaptığı hata sonucunda Galatasaray mağlup oldu. Maçın tamamını izlemiş biri olarak şunu diyebilirim ki Emre Güngör o hatayı yapmasa Galatasaray büyük ihtimal o maçı kaybetmezdi.

Fenerbahçe maçına yedek başladı Arda Turan. 60. dakika civarında sakat sakat oyuna girdi. Daha sonra Rijkaard bu değişikliğin hatalı olduğunu kabul etse de burada Arda'yı suçlamak son derece yanlış bence. "Bu maçta oynamayacağım da hangi maçta oynayacağım?" diye düşündü. Sonuçta Galatasaray'ın en kritik maçıydı ve o maçtan sonra kalan maçlar bu kadar zorlu değildi. Arda'nın Galatasaraylılığı ağır bastı ve oynamak istedi. Ama etkili olamadı ve Leo Franco'nun yediği hatalı golle Galatasaray maçı 1-0 kaybetti.

Sivas maçında Arda sakatlığı dolayısıyla kadroda yine yer almadı. Son dakikada kaleci Aykut'un hatasından Mehmet Yıldız faydalandı ve maç 1-1 beraberlikle sonuçlandı.

Görüldüğü gibi Galatasaray'ın şampiyonluk yarışından koptuğu maçların ikisinde Arda yok. Birinin tamamında birinin de son yarım saatinde oynamış. O maçlardaki performansı da özel bir protestoyu hakedecek cinsten değildi. Şampiyonluğun kaçmasında örneğin Keita ne kadar kabahatliyse bu sonuçlardan Arda ondan daha fazla kabahatli değildir. Elbette kaptan olarak farklı sorumlulukları vardır. Fakat kaptanlığı bireysel protestolara maruz kalmasını haklı gösteren bir sebep değildir.

Diyarbakır maçında Arda'ya yapılan protestoların içeriği genellikle özel hayatıyla ilgiliydi. Arda Turan kamuoyuna malolmuş bir isim olabilir ama özel hayatı kimseyi ilgilendirmez. O yüzden Arda'ya yapılan protestoların bana göre hiçbir haklı gerekçekesi yok.

Bursa maçından sonra Arda Turan uzunca bir süre gazetecilerin sorularını yanıtladı. Verdiği cevaplar sene sonunda takımdan ayrılacağına delaletti. Onun haricinde Arda'yı taraftarla yaşadığı gerginlikte gösterdiği dik duruştan ötürü kutluyorum. Başkası olsa kaypaklık yapar taraftarla arasını düzeltmeye bakardı.

Bülent Timurlenk birkaç gün önce kendi blogu Aceto Balsamico'da çok güzel bir Arda Turan yazısı yazmıştı. O yazıya katılmamak elde değil. Durumu çok iyi anlatan bir yazıydı. Başlıkta "Arda Turan'ın günahı neydi?" diye sorduk. Arda Turan'ın günahı "Arda Turan" olmasıdır. Başka bir şey değil.

Hiç yorum yok: