BİY

9 Haziran 2010 Çarşamba

2010 Dünya Kupası E ve F Grupları


2010 Dünya Kupası değerlendirmesinde sıra E ve F gruplarına geldi. E Grubu'nda Hollanda, Danimarka, Japonya ve Kamerun var. F Grubu'nda ise İtalya, Paraguay, Yeni Zelanda ve Slovakya.

Hollanda elemelerin en başarılı takımı olarak G.Afrika'da bulunuyor. Grupta oynadıkları 8 maçın tamamını kazanarak Dünya Kupası'na katıldılar. Benim büyük turnuvalarda Türkiye olmadığı zaman desteklediğim takım her zaman Hollanda olmuştur. Bunun nedeni Euro 2000'de Rijkaard yönetiminde Hollanda'nın oynadığı futboldur. Yarı finalde İtalya'ya elenmelerine gerçekten çok üzülmüştüm. Sonra 1974 ve 1978'e bakınca şanssızlığın Hollandalıların kaderi olduğunu gördüm ve bu benim Hollanda'ya olan sempatimi artırdı. Bu kupada da desteklediğim takım yine Hollanda ama gerçekçi olmak gerekirse savunma yönünden çok büyük sıkıntıdalar. Frank De Boerlu, Jaap Stamlı, Reizegerli kadro şimdi Ooijerlerle, Mathijsenlerle, Heitingalarla oynuyor. Hücumda elbette bir Dennis Bergkamp, Patrick Kluivert yok ama Robben, Sneijder, van Persie hatta benim pek tutmadığım ama gayet faydalı bir oyuncu olan Dirk Kuyt ve van der Vaart kaliteli oyuncular. Orta sahada da Davids ve Seedorf gibi oyuncuları yok artık ama van Bommel de iyi iş yapacaktır.

Geçen günlerde Football Mundial'i izlerken Ronald Koemann Hollanda'nın her takımı yenebilecek aynı zamanda her takıma yenilebilecek bir takım olduğunu söyledi. Hakkaten de doğru. Hollanda son hazırlık maçlarında formda olduğunu gösterdi ve grubunun favorisi. Eğer bir kaza yaşamazlarsa çeyrek finalde Brezilya'yla karşılaşmalarını bekliyorum.

Danimarka elemelerde Portekiz'in bulunduğu grubu lider tamamlayarak Dünya Kupası'na katılmaya hak kazandı. Yalnız Danimarka'nın Portekiz maçlarında çok şanslı olduğunu söylemek gerek. 1992'nin Avrupa şampiyonunun kadrosunda Rommedahl, Tomasson, Sorensen gibi tecrübeli isimlerin yanında Bendtner, Agger hatta Eriksen gibi genç isimler de var. Takımın hocası da çok tecrübeli bir isim Morten Olsen. Normal şartlarda Danimarka'nın Kamerun ile ikincilik mücadelesine girmesi gerekir, öyle de olacağını tahmin ediyorum. İki takımın da kadroları denk sayılır.

Japonya Asya futbolunun önemli temsilcilerinden birisi. 2002 Dünya Kupası'nda beri Japon futbolunda belli bir yükseliş var. Yalnız bu kupada Kamerun ve Danimarka'yı geçebileceklerini sanmıyorum. Futbol adına ortaya bir şeyler koymaya çalışacaklardır ama fazla ileri gitmelerine ihtimal vermiyorum. Bu arada Japonya'nın 23 kişilik Dünya Kupası kadrosundan sadece 4 futbolcu kariyerlerini Avrupa'da devam ettiriyorlar. Bunlar Matsui, Hasebe, Honda ve Morimoto. Bunun dışında frikiklerinden tanıdığımız Nakamura ve Galatasaray'dan bildiğimiz Inamoto da kadroda.

Kamerun Dünya Kupası'ndaki en önemli Afrika ülkelerinden bir tanesi. Çok kaliteli kadroya sahipler ve Kadrolarındaki 23 futbolcunun 22'si Avrupa liglerinde oynayan oyuncular. Bunun dışında başta Samuel Eto'o olmak üzere Webo, Emana, R.Song, Makoun gibi önemli oyunculara sahipler. Ayrıca Kayserispor file bekçisi Hamidou, Ankaragücü'nden tanıdığımız Geremi de Kamerun'un kadrosunda. Ben Kamerun'un Danimarka ile ikincilik mücadelesi yapmasını bekliyorum. Bu konuda Kamerun'un tek dezavantajlı olduğu nokta tüm Afrika takımları için geçerli olan geriye düştükleri anlarda oyun disiplininden kopmaları olur.

İtalya son şampiyon olarak Dünya Kupası'na geldi. O zaman da favoriler arasında isimleri okunmazken şimdi de okunmuyor. Ancak 2006'da herkes Yunanistan'ın Avrupa futboluna verdiği zarardan dolayı böyle konuşuyor bırakın şampiyonun kim olacağını finalin Brezilya'yla Arjantin arasında oynanacağını iddia ediyordu ve hiçbir Avrupa takımı favoriler arasında gösterilmiyordu. Oysa şimdi Avrupa'dan "kupayı kazanabilir" gözüyle bakılan takımlar var ancak İtalya bunlardan biri değil.

Tabi bunun çeşitli nedenleri var. İtalya'nın şampiyon olduğu sene patlak veren şike skandalı İtalya futboluna çok büyük zarar verdi. Seria A'nın marka değeri ciddi anlamda zedelendi ve büyük kulüpler çok hasar aldı. İtalyan futbolu çöktü. Bu milli takıma da olumsuz yansıdı. Milli takımı bırakan oyuncuların da yerleri doldurulamadı. Bugün İtalya'nın kadrosunda Şampiyonlar Ligi şampiyonu Inter'den hiçbir oyuncu yok lig ikincisi Roma'dan ise sadece De Rossi var. Ligi yedinci bitiren Juventus'tan ise 6 oyuncu var. Bu İtalyan Milli Takımı'nı Seria A'ya koyun ligi dördüncü bitirirse öpsün başına koysun.

İtalyanlar "turnuva takımı" olmalarının etkisiyle ve başlarındaki Lippi'nin de katkılarıyla gruptan çıkacaklardır. Ancak fazla uzağa gidemezler. Çeyrek final bu takım için başarıdır.

Paraguay G.Amerika elemelerinde çok başarılı bir performans göstererek Dünya Kupası'na geldi. Uzun süre lider götürdükleri elemeleri lider Brezilya'nın 1 puan gerisinde averajla üçüncü bitirdiler. Özellikle forvet hattında Valdez, Cardozo, Santa Cruz gibi kaliteli isimlere sahipler. En önemli eksikleri ise geçtiğimiz aylarda başından vurulan ve mucize eseri kurtulan Salvador Cabanas. Paraguay kağıt üstünde gruptan çıkmak için Slovakya ile mücadele edecek gibi gözüküyor. Onlara göre en önemli avantajları şüphesiz Dünya Kupası tecrübeleri olacak. Elemelerdeki performanslarını devam ettirmeleri durumunda Paraguay'ın gruptan çıkması çok zor olmayacaktır.

Yeni Zelanda 28 yıl sonra Dünya Kupası'nda. Çok bildiğimiz bir takım değil ve haklarında yorumda bulunmak zor. Konfederasyonlar Kupası'ndaki performansları dikkate alındığında maç başına yiyecekleri gol sayısı 2 olursa başarı olur.

Slovakya, Çekoslovakya ayrıldıktan sonra yıllarca futbolda Çek Cumhuriyeti'nin gölgesinde kaldı. Fakat Çek Cumhuriyeti'yle aynı grupta mücadele ettikleri elemeleri lider tamamlayarak Dünya Kupası'na geldiler. Kadrolarında Liverpool'da oynayan Skrtel, Napoli'de oynayan Hamsik gibi önemli oyuncuların yanı sıra Beşiktaş'tan Holosko ve ligin ikinci yarısında Ankaragücü'nde oynayan Vittek ve Sapara gibi oyuncular var. Yine Sestak da Slovakya'nın önemli bir oyuncusu.

Slovakya'nın kadro olarak bir sıkıntısı yok. Paraguay'la gruptan çıkmak için kapışacaklar en önemli dezavantajları ise tecrübesizlik olacaktır.

Hiç yorum yok: