Fenerbahçe ilk maçta sahasında Twente'ye yenildikten sonra mutlaka kazanmak zorunda olduğu bir maça çıktı Moldova'da. Aslında ilk maçı kaybetmemiş olsaydı bile bu maçı gruptan çıkması için yine kazanması lazımdı zaten. Fakat ilk maçın içerde kaybedilmiş olması deplasmanda alınacak bir galibiyeti daha da zorunlu bir hale getirdi.
Maç oldukça yavaş başladı. Oyunda üstünlük Fenerbahçe'deydi belki ama Sheriff takımı haddini bilerek oynadığından Fenerbahçe pek pozisyon bulamadı özellikle ilk yarım saatte. Buna mukabil Sheriff genellikle uzaktan çekilen şutlarla tehlikeli olmaya çalıştı. 30. dakikadan sonra Fenerbahçe biraz daha tehlikeli olmaya başladı. Özellikle Roberto Carlos ve Emre'nin çektiği şutlar heyecan vericiydi. İlk yarının sonunda Fenerbahçe'nin nizami bir golü de ofsayt gerekçesiyle verilmeyince umutlar ikinci yarıya kaldı.
İkinci yarının başında daha istekli bir Fenerbahçe izledik. Nitekim bu arzulu futbol Fenerbahçe'ye skor avantajını getirdi. Fenerbahçe'de golü attıktan sonra yaşanan rahatlık ortaya iyi futbolun çıkmasını engelledi. Hatta son 10 dakikada Sheriff Fenerbahçe kalesinde tehlikeli de oldu. Rakip daha kaliteli bir takım olsaydı Fenerbahçe galip gelemeyebilirdi.
Fenerbahçe yine iyi oynamadı ama yine kazandı. İyi oynamadan kazanmasının nedeni rakibin zayıf olması şüphesiz. Ancak bu şekilde oynayarak Avrupa'da başarılı olmak mümkün değil. Gerçi Fenerbahçe'nin Avrupa'da başarılı olmak gibi bir hedefi olduğunu da sanmıyorum. Gruptan çıkmayı kafi görüyorlar.
Öte yandan Twente ile Steaua Bükreş'in berabere kalması bu grupta mücadelenin son maça kadar gideceğini gösteriyor. Gruptan çıkacak iki takım da son maçlarda belli olabilir.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder